İş Akdinin İşveren Tarafından Feshi

İŞ AKDİNİN İŞVEREN TARAFINDAN FESHİ 

Av. Serdar İYİGÜN, LL.M.

 

Değerli okurlar, bu yazımızda 4857 sayılı İş Kanunu’na göre iş akdinin işveren tarafından feshine ilişkin kısa ve yüzeysel bir bilgilendirme yapmaya çalışacağız.  

 

 Şu an yürürlükte olan 4857 sayılı İş Kanunu’nun 19. maddesine göre; işveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır. Bunun nedeni, iş akdi fesih edilen çalışanın bu fesih gerekçesine karşı cevap verebilme ve hukuki yollara başvurma hakkını aramasını sağlamak için öngörülmüştür. 

Kanunun 18. Maddesine göre; 30 veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır. 

 

  İş Kanunu’nun 20. maddesinde öngörüldüğü üzere; iş akdi fesih edilen çalışanın, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığını iddia ederek İş Mahkemesinde dava açma hakkı mevcuttur. Bu davayı açma süresi fesih bildiriminin yapıldığı tarihten itibaren 1 aydır. 

 

 İşverenin 25 inci maddenin (II) numaralı bendi şartlarına uygun fesih hakkı saklı kalmak ile beraber, hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle feshedilemez. Bu durumda yukarıda belirtildiği gibi, işçi açısından İş Mahkemesine müracaat etme hakkı doğacaktır. Bu dava ile karşılaşan işveren, iş akdinin feshinin geçerli bir sebebe dayandığını ispat etmek durumundadır. Zira bu hususun ispatını iş akdi haksız veya nedensiz olarak fesih edilen işçiden beklemek, çalışana bir kez daha haksızlık yapılması anlamına gelecektir.  

 

  İşveren tarafından bu hususlara riayet edilmemesi ve çalışanca bu nedene dayanılarak ikame edilen bir davanın kazanılması durumunda, İş Kanunu’nun 21. maddesine göre işveren işçiyi 1 ay içinde işe başlatmak durumundadır. Aksi halde en az 4 en çok 8 maaş tutarında bir tazminatı işçiye ödemek zorunda kalacaktır. Ayrıca mahkeme kararının kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için işçiye en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer hakları da işveren tarafından ödenecektir. 

 

İşverence iş akdinin feshi durumunda İş Kanunu’nun 17. maddesinde öngörülen ihbar sürelerine de riayet edilmesi gerekmektedir. Zira 6 ay ve daha fazla kıdeme sahip bir çalışanın işten çıkarılması durumunda ihbar sürelerine riayet etmeyen işveren ihbar tazminatı ödemek durumunda kalabilecektir. İşveren açısından 17. maddedeki ihbar süresini beklemeksizin iş akdini fesih edebileceği “haklı fesih nedenleri” ise İş Kanunu’nun 25. maddesinde düzenlenmiş olup, işverenin burada öngörülenler gibi haklı bir fesih nedeni ortaya çıkması durumunda; iş akdini bu hususu öğrendiği tarihten itibaren 6 işgünü içerisinde fesih etmesi gerekmektedir. 

Görüldüğü üzere, iş akdinin feshinde bazı uyulması zorunlu kurallar mevcut olup, bunlar hem işçiyi hem de işvereni hukuka ve ahlaka uygun davranmaya sevketmek için öngörülmüştür. Bu nedenle hem işçinin hem işverenin çalışma hayatındaki kurallara uygun davranması gerekmektedir. 

 

 

Av. Serdar İyigün, LL.M. 

info@iyigun.av.tr 

 


Yorumlar - Yorum Yaz